Obezite günümüzde toplumun tüm kesimini ilgilendiren, gelişmiş ve
gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer
alıyor. Dünya nüfusunun yaklaşık %15’i yani 715 milyon insan
obezite ile karşı karşıya. Obezitenin en fazla görüldüğü
ülkelerden biri de Türkiye. Ülkemizde özellikle de okul çağı
çocuklarda görülen obezite oranı çok yüksek. Bu yaş grubunda her
4 çocuktan biri fazla kilolu veya obez. Ve obezite yaşamın ilerleyen
yıllarında birçok kronik hastalığı beraberinde getirecek çok
ciddi bir hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre,
fazla kiloluluk ve obezite Avrupa’daki yetişkinlerde Tip 2 diyabetin
%80’inden, iskemik kalp hastalıklarının %35’inden ve hipertansiyonun
%55’inden sorumlu ve her yıl 1 milyondan fazla ölüme neden oluyor.
Durum böyle olunca obeziteyi önlemek adına yapılan çalışmalar,
beslenme ve sağlık müdahaleleri çok büyük önem kazanıyor. Bu
hafta sizlerle obezitenin güncel tüm nedenlerini, obeziteden kurtulmak
ve vücut yağlarını eritmek için eşsiz beslenme önerilerimi
paylaşmak istiyorum.

OBEZITEYE NEDEN OLAN BIRÇOK FAKTÖR VAR

Obezite yalnızca kilonun fazla olması olarak düşünülmemelidir.
Dünya Sağlık Örgütü obeziteyi vücutta sağlığı bozacak
şekilde aşırı yağ birikimi şeklinde tanımlar. Yetişkin
erkeklerde yağ dokusu %25, kadınlarda ise %30’un üzerine
çıktığında obezite oluşmaktadır. Obezitenin temel nedeni; alınan
enerjinin harcanandan daha fazla olmasıdır. Ancak olay bu kadar basit
değildir, altta farklı nedenler ve çok karmaşık bir mekanizma
yatar. Genetik faktörlerden, yetersiz fiziksel aktiviteye
inflamasyondan ilaç kullanımına, stres ve uyku düzeninden bağırsak
mikrobiyotasına çeşitli faktörler obezitenin oluşumunda rol oynar.

GENETIK YATKINLIĞI OLANLAR DOYMUŞ YAĞDAN UZAK DURMALI

Vücut ağırlığını kontrol eden hormonlar, sinir sistemindeki
merkezler, yağ hücrelerinin sayısı ve büyüklüğü, yağın
bölgesel dağılımı ve bazal metabolizma hızı genetik faktörler
tarafından belirlenir. İkizler üzerinde yapılmış araştırmalar
genlerin obeziteye yatkınlığı %70’lere varan düzeyde
etkileyebileceğini göstermektedir. Obeziteye neden olan ob geni,
adiponektin, FTO geni gibi birçok farklı gen vardır. Evet, genetik
faktörler obeziteyi etkiler ancak bu genlerin aktif olmasını veya
inaktif hale geçmesini belirleyen besin seçimleridir. Eğer bir
bireyde obeziteyle ilişkili genlerde mutasyon varsa ve özellikle
etlerin yağlı kısımları, tavuk ve hindinin derisi, iç yağı,
kuyruk yağı, kaymak, krema, tereyağı, Hindistan cevizi yağı gibi
doymuş yağdan zengin besinleri sık ve fazla tüketiyorsa obezite
kaçınılmaz sondur. Ancak bu birey sağlıklı yağları, proteinleri,
işlenmemiş karbonhidratları yeterli ve dengeli içeren bir diyet
modeliyle obeziteden ve beraberinde gelebilecek tüm sağlık
risklerinden korunabilir.

YETERSIZ FIZIKSEL AKTIVITE OBEZITE İÇIN RISK

 Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle bireyler televizyon,
internet, telefon başında uzun saatler geçirmekte, ulaşımlarını
hep araba ile sağlamayı tercih etmektedirler. Oysa düzenli egzersiz
içermeyen bir yaşam tarzı obezitenin artışına neden olan önemli
faktörler arasında yer almaktadır. Sağlık Bakanlığı  obeziteyi
önlemek için haftada en az 5 gün yarımşar saat hızlı yürüyüş,
düşük tempolu koşu, ip atlama, yüzme, masa tenisi, dans, bisiklet
gibi orta tempoda bir fiziksel aktivite yapmayı veya haftada en az 3
gün yarımşar saat tempolu koşu, basketbol, futbol, voleybol,
hentbol, tenis, step – aerobik gibi yüksek şiddette bir fiziksel
aktivite yapmayı önermektedir.

BAZI İLAÇLARI KULLANANLARDA OBEZ OLMA RISKI DAHA YÜKSEK

Diyabet, psikotik, antidepresan, steroid ve antihipertansif
ilaçlarını kullanan bireyler ağırlık artışı açısından risk
altındadır. Bu nedenle bu tür ilaçların kullanımına bir hekim
tarafından karar verilmeli, sizler de uygun doz ve sürede
kullanımına dikkat etmelisiniz.

YETERLI UYKU ALMAK VE STRESLE BAŞ ETME YÖNTEMLERI GELIŞTIRMEK ÖNEMLI

 Kısa süreli ve düzensiz uyku, açlık ve iştahın
endokrin düzenini değiştirir. Yetersiz uyuyan bir bireyde iştahı
artıran hormonlar devreye girer ve aşırı enerji alımına neden
olurlar. Bu nedenle yetişkin bireyler obeziteden korunmak için
karanlık bir ortamda, günde 7-8 saatlik düzenli uyku rutinine sahip
olmalıdır. Uykunun yanında stres de obezite adına ciddi bir risk
faktörüdür. Çünkü stres anında vücutta kortizol hormonu
salınır, vücut bu durumda kan glikoz seviyelerini korumak için
insülin salımını uyararak iştahı artırır. Sürekli strese
maruziyetle oluşan kronik yüksek kortizol düzeyleri vücutta
yağlanmayla sonlanır. Bu nedenle stresten uzaklaşmak için kendinize
yollar belirlemenizi öneririm. Özellikle açık havada yürüyüş
yapmak, keyif aldığınız müziği dinlemek, yoga veya meditasyon
yapmak gibi alternatifleri deneyebilirsiniz.

OBEZOJENLER YAĞLANMA NEDENI

Obezojenler vücuda alınan yabancı kimyasal bileşiklerdir. Bu
bileşikler, yağların normal metabolizmasını bozacak şekilde
hareket ederek enerji dengesini bozar, yağ birikimini artırarak
vücutta yağlanmaya neden olurlar. Bazı besin ambalajlarında
kullanılan plastiklerde bulunan bisfenol A ve fitalatlar gibi
obezojenler yiyecek ve içeceklere bulaşla vücuda alınırlar. Bu
nedenle besin için uygun kaplarda saklanmayan herhangi bir yiyecek veya
içecekten uzak durmak önemlidir.

YENI ÇALIŞMALARA GÖRE OBEZITEDE VIRÜS VE PATOJENLER DE ETKILI

 Son 20 yılda virüs, bakteri ve bağırsaktaki mikrobiyota
gibi vücut yağlanmasına katkıda bulunan en az 10 tane patojen
tanımlanmıştır. Bunlardan insanda bulunan adenovirüs  36’nın yağ
hücrelerinin birikimine neden olabilmektedir.

BAĞIRSAK SAĞLIĞI BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR

Araştırmalar bağırsak florasında bulunan mikroorganizmalar
Firmicutes ve Bacteriodetes’in kişilerin beslenme durumu, besin
tüketimi ve emilim yeteneğine göre bağlı olarak şişmanlaması
üzerinde etkili olduğunu göstermektedir. Firmicutes bakterilerin
Bacteriodetsler’den daha fazla olması obezitenin gelişiminde önemli
role sahiptir. Yediğimiz yiyeceklerin miktarı, sağlıklı olup
olmaması, bağırsaklardaki bu bakterilerin dengesini ve iştah
merkezini etkiler. Eğer sağlıklı besin seçiyor ve öğünlerde
yeterli miktarda yiyecek tüketiyorsak yağ yakımı artar, iştah
dengelenir ve obezite oluşumu önlenir.