Ülkemizde sağlıklı beslenme önemli bir sorundur. Araştırmalar da
bireylerin sağlıklı beslenme bilgisi edinme açısından
kafalarının karışık olduğunu açıkça belirtmektedir. Özellikle
bebeklik ve çocukluk dönemindeki beslenmenin hayati kritik öneme
sahip olduğu ve bu dönemde yetersiz beslenmenin birçok kronik
hastalığın belirleyicisi olduğu da bildirilmektedir. Hacettepe
Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü tarafından
gerçekleştirilen, mali desteği Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından sağlanan Türkiye Nüfus
Sağlık Araştırması sağlıklı ve yeterli beslenme hakkında
bizlere çarpıcı sonuçlar sunmaktadır. Sizlerle özellikle
sağlığın temellerinin atıldığı bebeklik dönemiyle ilgili
verileri ve önerileri paylaşmak istiyorum.

EMZIRME YAŞAMIN İLK SAATI İÇERISINDE BAŞLAMALI

Emzirmenin yaşamın ilk saati içinde başlatılması hem anne hem de
çocuk için önemlidir. İlk anne sütü besleyici ve çok yoğun
antikor içeriğine sahip bir besindir ve bu sayede yeni doğanı
enfeksiyonlardan korumaktadır. Emzirmenin erken başlatılması, anne
ve yeni doğan arasındaki duygusal bağı da teşvik ederek düzenli
anne sütü üretimine yardımcı olur. Bu nedenle, doğumdan sonra 1
saat içinde annenin emzirmesi için yeni doğan hemen annenin
göğsüne konulmalıdır. Ayrıca, yeni doğana emzirme öncesi
herhangi bir besin veya başka bir sıvı verilmemelidir.

İLK 6 AY ANNE SÜTÜ TEK BAŞINA YETERLI

Anne sütü, bebeklerin yaşamlarındaki ilk 6 ayda gereksinimleri olan
tüm besinleri içerir. Hayatlarının ilk 6 ayında, çocuklara anne
sütünden başka bir şey verilmemesi önerilmektedir. Çocukların ilk
6 ay boyunca sadece anne sütü ile beslenmesi, ishal ve solunum yolu
hastalıkları gibi enfeksiyonları önler ve bir bebeğin büyüme ve
gelişmesi için ihtiyaç duyduğu tüm besin maddelerini ve sıvıyı
sağlar. Ayrıca ilk 6 ay içinde çocukların beslenmesine ek
besinlerin eklenirse çocuk daha az emeceğinden anne sütünün de
azalacağı unutulmamalıdır. 2018 Toplum Nüfus Sağlık
Araştırması Sonuçları’na göre 6 aydan küçük çocukların %41’i
sadece anne sütüyle beslenmektedir ve sadece anne sütü alan
bebeklerin ortalama emzirilme süresi yaklaşık 2 aydır. Sadece anne
sütü alan çocukların oranı yaşla birlikte hızla azalmakta; 0-1
aylık çocuklar arasında %59’dan, 2-3 aylık çocuklar arasında %45’e
ve 4-5 aylık çocuklar arasında %14’e düşmektedir. Ayrıca
çocukların %23’üne ilk 6 ay anne sütüne ek süt,  %12’sine ise anne
sütüne ek besin verilmektedir.

EMZIRME 2 YAŞINA KADAR DEVAM ETMELI

Çocukların %85’inde 6-8 ayda katı, yarı katı veya yumuşak besinler
eklenmektedir. Emzirilmenin 1 yaşında devam etme oranı %66’dır,
ancak çocukların sadece %34’ü iki yaşına kadar emzirilmektedir.
Çocukların büyüme, gelişimi, bağışıklığın oluşumu ve
ileride sağlıklı bir yaşam sürmeleri için anne sütünün en
değerli besin olduğu unutulmamalı, 2 yıla kadar emzirmeye devam
edilmelidir. Bununla birlikte araştırma verileri daha az eğitimli
anneleri olan ve daha düşük refah düzeyindeki ailelerin
çocuklarının, daha yüksek refah ve eğitim seviyesine sahip
ebeveynleri olanlara göre daha uzun süre ağırlıklı olarak anne
sütü ile beslendiği bildirilmektedir. Bu durum da çalışan
annelerin emzirmeyi mutlaka her şeyden önce tutmaları, gerekli
durumlarda sütlerini sağıp bebeklerine sağlamak için daha dikkatli
olmaları gerektiğinin göstergesidir.

BEBEKLERI BIBERONLA BESLENMEDEN KAÇINILMALI

Biberonun emzik kısmı kirlenmeye elverişlidir ve çocuklar için
hastalık riskini arttırmaktadır. Buna rağmen Türkiye’de biberon ile
besleme yaygındır. 0-23 aylık tüm çocukların %53’ü biberonla
beslenmektedir. Biberon ile beslenen çocukların oranı, 2 aydan
küçük çocuklar için %31 iken, 9 ila 11 ay arası çocuklar için
%60’a çıkacak şekilde sürekli artmaktadır. Bu konu üzerinde
aileler dikkatli olmalı, 2 yaşından küçük çocuklarda biberonun
kesinlikle kullanılmamasına özen göstermelidir.

EK BESINE GEÇIŞ DÖNEMINDE UYGUN BESIN SAĞLAMAYA DIKKAT

İlk 6 aydan sonra, tek başına anne sütü bir bebeğin besin
ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli değildir. Altı aydan 2
yaşına veya daha sonrasına kadar emzirme devam ederken uygun ve
çeşitli ek besinler verilmelidir. A vitamini açısından zengin
havuç, kış kabak, ıspanak, brokoli gibi sebze ve kayısı, şeftali,
greyfurt gibi meyveler her gün olarak tüketilmelidir. Ayrıca
çalışmalar, bitkisel ek besinlerin belirli mikro besin
ihtiyaçlarını karşılamak için yetersiz olduğunu göstermiştir.
Bu nedenle, et, tavuk, hindi, balık veya yumurtanın günlük diyetin
bir parçası olması veya mümkün olduğunca sık yenilmesi tavsiye
edilmektedir. Emzirilen ve emzirilmeyen 6 ile 23 ay arası çocuklara
verilen en yaygın besinler peynir, yoğurt ve diğer süt ürünleri
(sırasıyla %74 ve %73) ve diğer sebze ve meyvelerdir (sırasıyla %77
ve %74). Et, balık ve kümes hayvanları ise en az oranda verilen
besinlerdir. Proteinden zengin bu besinlerin bebeğin gelişimi için ek
besin olarak verilmesine ekstra dikkat etmek önemlidir.