Ne zaman hastalansak hemen bir portakal suyu sıkarız değil mi? Çünkü yaygın olarak portakal suyu içtiğimizde soğuk algınlığına veya nezleye ilaç gibi geleceğini zannederiz. Evet; turunçgiller C vitamini deposudur. Ve C vitamini üst solunum yolu enfeksiyonlarında çok önemli bir vitamindir ama hastalıktan korunmak için değil enfeksiyonun yarattığı semptomları azaltmak için değerlidir.

Fakat sadece mevsimsel C vitamini alımı değil her gün düzenli turunçgiller tüketimi bu meyvelerde bulunan yüksek miktarda C vitamini sayesinde kemik mineral yoğunluğunun korunmasında asit baz dengesini sağlayarak etkili olduğu için muhakkak beslenmemizde eksik etmemek gerekmektedir. Tabi farklı bir olumlu etkisi de en yaygın görülen böbreklerde kalsiyum taş oluşumunu önlemesidir. Özellikle idrarla böbreklerden sitrat denilen taş yapan maddeyi artarak böbrekte sitrat taşlarının oluşmasını engellemektedir. Ayrıca C vitamini eksikliğinde astım da tetiklenmektedir. İşte bu nedenlerden dolayı kış mevsiminin bize sunduğu C vitamini deposu turunçgilleri her gün düzenli olarak tüketmek gerekmektedir.

Peki narenciyelerin yani turunçgillerin besleyici özelliklerini hatta neden sağlığımız için bu kadar değerli olduğunu 5 ana grupta toplayabiliriz.

İçerdiği Lifleri Çok Sağlıklı: Sadece C vitamini olarak aklımıza kazınan turunçgiller veya narenciye meyveler aslında tahmin ettiğinizden çok daha sağlıklı. Öncelikle glikoz, fruktoz ve sükroz içeren turunçgiller içerisinde sitrik asidi de bulundurmasından dolayı kan şekerini hızlı yükseltmezler. Nişasta olmayan karbonhidratları içeren turun.gillerin pektinden zengin olduğunun da altını çizmekte yarar var. Toplam diyet lifinin % 65 kadarı pektinden oluştuğu için bağırsak hareketliliğinin artmasında yardımcı özel meyveler olduğunu da belirtmek isterim. Ayrıca turunçgiller lignin adlı farklı bir lifi de barındırır. Bu mide boşalmasını geciktiren, karbonhidratların sindirim ve emilimini yavaşlatarak bağırsaklarda jele dönüşen süper bir karbonhidrattır. Lignin safra asitlerinin tekrardan emilmesini sağlayarak kolesterolün de düşmesini sağlar. O nedenle kış mevsiminde düzenli narenciye tüketmek kolesterolün yükselmesini engelleyen taze meyve olarak oldukça sağlıklıdır.

C Vitamini Deposu: Dokuların birbirleriyle bağlanmasını sağlayan ve yer çekimine karşı dokuları sıkı sıkı tutan kolajenin oluşumunda C vitamini olmazsa olmaz vitaminlerdendir. Diğer adıyla askorbik asit olarakta söylediğimiz C vitamini suda çözünen ve fazlası genelde idrarla atılan vitaminlerdendir. C vitaminini yeterli aldığınızda kolajen de yeterli düzeyde üretilmekte ve dokuların dayanıklılığı artmakta, kemik, deri, kan damarları güçlenmekte hatta yaraların iyileşmesi de hızlanmaktadır. Eğer bu dokuların yapısında zayıflama varsa C vitamini eksikliğinin bir belirtisidir diyebilirim. Ayrıca inorganik demirin emilimini de sağlayan C vitamini anemi ve stresin de tedavisinde yardımcı olduğu birçok çalışmada kanıtlanmıştır. Soğuk algınlığını önlemese de şiddetini ve süresini azalttığını açıkça söyleyebilirim.

Antioksidan Etkilidir: Askorbik asit narenciye meyevlerinde antioksidan etkiye sahip olan bileşendir. C vitamini hücrelerimizin yıpranmasını, vücutta oluşan toksik maddelerin iç organlardan uzaklaştırılmasını sağlayan çok değerli bir vitamin olup turunçgillerde vücudumuz için gereken ihtiyacı karşılayacak kadar bulunmaktadır. Kataraktın gelişmesini durdurmada, kardiyovasküler hastalıklar ve kanser için önemli bir beslenme faktörü olduğunu belirtmek gerekiyor. Turunçgiller bu 3 kronik hastalığın oluşma riskini azaltmada önemli rol üstleniyor diyebilirim.

Birçok Vitamin ve Minerali Sağlıyor: Özellikle hamile kalmak isteyen anneler ve hamilelik süresince  1 su bardağı 250 mL kadar taze sıkılmış turunçgillerden elde edilen meyve sularını içmenin yaklaşık 75 mcg folik asit sağladığı ve bu günlük folik asit ihtiyacının dörtte birine tekabül ettiğini belirtmeliyim. Vücudun su ve asit dengesini kontrol altında tutan potasyumdan da zengin narenciye meyveler. Yine 1 su bardağı taze sıkılmış portakal, mandalina veya karışık narenciye suyunun 250-500 mg potasyum sağladığını günlük ihtiyacın % 100’ünü karşıladığını da bildirmeliyim.  Potasyum, fosfor, magnezyum ve bakır açısından zengin olan narenciye meyveler bağışıklık sisteminin normal çalışmasını desteklemektedir.

Antikanserojen Rolü Mevcut: Özellikle turunçgillere özgü limonoidler açıkçası tüm radyasyonun zararlı etkisi, güneş ışığı maruziyeti, nitrozamin adlı kanser yapıcıların temizlenmesinde en etkili fitokimyasalları içermektedir. Terpenler, flavonoidler, karotenoidler ve sinnamik asit gibi güçlü antikaserojen farklı fitokimyasalları da içerdiğini belirtmekte fayda var.

GREYFURT DİKKATLİ YENMELİ

Hiçbir sağlık sorununuz yoksa greyfurtu her zaman portakal, mandalina, limon yerine yiyebilirsiniz. Greyfurt çok değişik ve kuvvetli miktarda antioksidan bulundurması sebebiyle kolon ve akciğer kanserinden önemli derecede koruyucu etki sağlamaktadır. Ayrıca greyfurt karaciğer enzimlerini de hızlandırıcı özelliğinden dolayı detoks da sağlar. Diğer yandan da glisemik indeksi düşük olması, yüksek oranda diyet lifli olması, düşük kalorisi ve kandaki insülin düzeyini düzenlemesi nedeniyle de kilo verme diyetlerinin meyveler içerisindeki sihirli yıldızıdır. Ancak bilinen greyfurt yağ yakar ve içerisinde yağ yakıcı enzimler vardır fikri doğru değildir. Kilo vermedeki etkisi sadece az kalorili ve düşük glisemik indekse sahip olmasıdır.

Bu kadar yararları bulunan greyfurt için riskler de söz konusudur. Örneğin fazla miktarlarda greyfurt suyu içmek kadınlarda meme kanseri riskini arttırmaktadır.

Kanada Tıp Birliği ve Florida Üniversitesi Eczacılık Fakültesi bilim çalışmaları kolesterol düşürücü “simvastatin” etken maddesini içerenler ile “feksofenadin” etken maddesini içeren antihistaminikleri içtikten sonra greyfurt suyu tüketmenin kandaki konsantrasyonlarını azalttığı belirtilmiştir. Yine greyfurt içindeki bazı enzimler sayesinde düzenli antiritmik ilaçlar, immunosupresifler ve kalsiyum blokerleri kullananlarda olumsuz etkilerin oluşabileceği için bu ilaçları düzenli kullananlarda tüketimden uzak durulması gerektiği de vurgulanmaktadır.

SADECE GREYFURT DEĞİL DİĞER NARENCİYELERDE İLAÇLARIN ETKİLERİNİ AZALTABİLİYOR

Araştırmalar sadece greyfurt değil greyfurt gibi sitrik asitten zengin turunçgillerin de bazılarında benzer suçlu etkiler gösterebileceğini açıkladı. Portakal, limon, mandalina da furanokumarin adlı ilaç etkinliğini azaltabilen etken madde varsa aynen greyfurttaki gibi bu kolesterol ve bazı antihistaminklerde ilacın etkinliğini azaltabilme etkisi olabileceği belirtilmektedir. Ancak bazı tatlı portakallarda özellikle Valensiya bölgesinde yetiştirilenlerin içinde “furanokumarin” olmadığı için ilaçlarla olumsuz etkilerin olmayacağı da yapılan araştırmalarla belirlenmiştir.

 

PEKİ NE KADAR TÜKETİLMELİ?

Günde 1 adet portakal, greyfurt veya 3 adet mandalina günlük C vitamini ihtiyacını kolayca sağlamaktadır. 1 porsiyon turunçgiller yaklaşık 70-60 kalori arasında enerji vermektedir. Limon suyu serbest tüketilebilecek narenciyedir. Sabah aç karnına limonlu su mükemmel bir toksin atıcı etkili olup, diğer turunçgilleri hemen öğün ardına tüketmek kan şekeri dengesini sağlamak açısından değerlidir diyebilirim. Tek başına ara öğün olarak da yenilebilir.